HATIRALAR
MALATYA'DA BİR ÜNİVERSİTE FİKRİ

MALATYA'DA BİR ÜNİVERSİTE FİKRİ

VE GİRİŞİMLER
MALATYA'DA BİR ÜNİVERSİTE FİKRİNİN ORTAYA ÇIKIŞI VE GİRİŞİMLER

MALATYA'DA BİR ÜNİVERSİTE FİKRİNİN ORTAYA ÇIKIŞI VE GİRİŞİMLER
MALATYA'DA BİR ÜNİVERSİTE FİKRİNİN ORTAYA ÇIKIŞI VE GİRİŞİMLER


1960’lı yılların başında Türkiye’de kurulmuş bulunan üniversitelerden sadece Atatürk Üniversitesinin ülkenin doğusunda olması, doğu ve güneydoğuda başka bir üniversitenin bulunmayışı, coğrafi olarak dengesiz bir dağılıma sebep olmuştur. Bu durumun giderilmesi için 1950’lerin ortalarında “Doğu Üniversitesi” olarak tanımlanan bir üniversitenin Elazığ ya da Van’da kurulması gündeme gelmiş, sonraları Malatya da aday şehirler içinde yer almış, ancak bu proje gerçekleştirilememiştir. İşte bu “Doğu Üniversitesi” projesi 1960’lı yılların başından itibaren Malatya kamuoyu tarafından tekrar gündeme getirilmiş, ülkenin doğusunda bir üniversite kurulması gerekliliği ve bu üniversitenin de mevcut şartlar değerlendirildiğin de Malatya’da açılması için gerekli bütün şartların oluştuğu vurgulanmıştır. Bu fikri desteklemek için 1961 yılı Şubat ayında Avukat Hayrettin Abacı tarafından “Malatya’ya Üniversite Kurulmalıdır” başlıklı tek sayılık bir gazete yayınlanmış ve Doğu Anadolu’da açılacak yeni bir üniversitenin niçin Malatya’da açılması gerektiği ayrıntılı olarak ortaya konmuştur.

Avukat Hayrettin Abacı tarafından kaleme alınan bu yazıda Malatya’da bir üniversite kurulmasının gerekçeleri şu şekilde açıklanmıştır:

Türkiye’mizde yeni kurulacak ilk üniversite Doğu Anadolu’ya kurulmalıdır. Bunu gerektiren sebeplerin bazılarını kısaca sıralayalım:
Türkiye’mizin beş üniversitesinden dördü doğu illerimizden uzak bölgelerdedir. Ege, Marmara bölgesiyle, Orta Anadolu’daki illerimizin üniversite ihtiyaçları Ege, Ankara, İstanbul üniversiteleri yolu ile Doğu Karadeniz ve Doğu Anadolu’nun kuzey kesimindeki illerimizin ihtiyaçları ise kısmen Atatürk Üniversitesi ile karşılanabilmektedir. Bu itibarla halen üniversite ihtiyacının en şiddetli duyulduğu bölge Doğu ve Güney Anadolu’dur.
Yurdumuzdaki üniversitelerin kurulu olduğu illere en uzak, ulaştırma imkânları en yetersiz bölge Doğu Anadolu olduğundan hayat standardı zaten yüksek olmayan doğu Anadolulu aileler için çocuğunu çok uzaklara gönderip okutmak zor olmaktadır.
Doğu illerimiz birçok bakımlardan çok geri kalmış durumda bulunmaktadır. Doğu yüzyıllardır içinde yaşadığı karanlıktan aydınlığa çıkmak için en güçlü ışığa ancak üniversite yolu ile ulaşacaktır. Doğudaki geri zihniyete, geri sosyal şartlara en tesirli darbeyi burada kurulacak bir üniversite indirecektir.
Doğu illerimiz el değmemiş binlerce konu ve problem ile doludur. Bu itibarla bilimsel, sosyal araştırmalar ve incelemeler bakımından son derece verimli bir alan olmaya elverişlidir. Böylece doğu illerimizin, burada kurulacak bir üniversitenin normal araştırma fonksiyonu dolayısıyla dahi bazı tetkiklere konu olması doğu Anadolu gerçeğini açıkca ortaya koyacak, bu ise bölgenin kalkınmasında en büyük faydayı sağlayacak unsurlardan olacaktır. Keza dokunulmamış bir alanda bilimsel tetkiklere girişilmesi bizatihi tetkikin orijinal ve değerli olmasını da temin edecektir.
Doğuda açılacak üniversite, doğulu öğrencinin bambaşka iklim ve sosyal çevre şartları içinde ders çalışmasını aksatan ve bu sebeple de yüksek öğrenimde verimsizliğe sebep olan uyumsuzluklara düşmesini de önleyecektir.
Doğu Anadolu’da kurulacak bir üniversite için birçok bakımdan en uygun il Malatya’dır. Bu uygunluğu kanıtlayan diğer sebepleri de kısaca sıralayalım:
1) Malatya çok geniş bir alanın en merkezi bölümüdür. Malatya’da kurulacak bir üniversite Malatya’nın coğrafya konumu dolayısıyla Elazığ, Diyarbakır, Tunceli gibi doğu illerimiz için olduğu kadar Adıyaman, Gaziantep, Urfa ve Mardin, Siirt gibi Güneydoğu ve Maraş Sivas, Kayseri gibi Orta Anadolu illerimiz için de çok elverişli olacaktır.
2) Malatya birçok yolların kavşak noktasıdır. Ulaştırma imkânları geniştir. Malatya bütün tarih çağları boyunca olduğu gibi bugünde doğudan batıya, güneyden kuzeye giden ve gelen bütün yolların kavşak noktasıdır. Doğu Anadolu’da gerek karayolları gerek demir yolları bakımından her yöne ulaştırma imkânı en bol olan il Malatya’dır.
3) Malatya Doğu Anadolu’nun en kalabalık iki ilinden birisidir. Malatya’nın merkez kazasının şehir için nüfusu 1955 sayımında 64.519 iken, %0,55 gibi çok yüksek bir artış oranı ile 1960’da 84.162 olmuştur. Malatya bu nüfusu ölçüsünde gelişmiş bir il olmakla bir üniversite için gerekli sosyal ve kültürel çevre her bakımdan Malatya’da vardır.
4) Malatya okuyanı çok olan bir ildir. Malatya halkı okullara ve kültüre karşı son derece yakın bir ilgi duymaktadır. Malatya’da hâlen yalnız merkez kazadaki okullarda 20 bin öğrenci okumaktadır. Malatya’da orta öğretime ilgili bütün okullar kurulmuştur ve çevreden geniş ilgi görmektedir. Bu arada hâlen Malatya Lisesinde 3.550, Ticaret Lisesi'nde 676, Kız Sanat Enstitüsü'nde 614, Erkek Sanat Enstitüsü'nde 573 öğrenci okumaktadır.
Malatya halkının okumağa, okullara ve kültüre karşı gösterdiği çok yakın ilginin bölgede çeşitli diğer eserleri de vardır. Mesela, Malatya’da, Malatya’daki okulların eksiklerini tamamlamak, ihtiyaçlarını gidermek ve gerekli yerlerde yeniden okullar yapmak amacı ile kurulmuş ve olumlu çalışmaları görülen birçok dernek bulunmaktadır. Keza on beş yıl önce Malatya’da kurulmuş bulunan “Okumuşu Çoğaltma ve Okuyanı Koruma Derneği “adının ifade ettiği amaçla ilgili olarak son ederce faydalı çalışmalar yapageldiği gibi bu dernek hâlende bir buçuk milyon lirayı aşan mal varlığı ile Malatya’da kurulacak bir üniversitenin öğrencileri için barınma işini, gerekli ölçüde yurtlar ve pansiyonlar kurarak karşılamağa hazırdır. Bu derneğin şu anda İstanbul ve Ankara’da birer öğrenci yurdu bulunduğu gibi Malatya’da da bir pansiyonu vardır.
5) Malatya Lisesi, doğu illerimizde ilk açılan, en kalabalık ve en çok mezun veren bir lisedir. Malatya, kurulacak bir üniversite için en verimli kaynak olan ortaöğretim okullarında okuyanlar sayısının yüksekliği ile de Doğu Anadolu’da başta gelmektedir.
Malatya’daki lise ve ortaokullarda 3.550 öğrenci okumaktadır. Bu rakam Sivas’ta 3.009, Gaziantep’te 2.960, Elazığ’da 2.500, Diyarbakır’da 1.226’dır. Malatya’daki bütün ortaöğretim okullarında 5.413 öğrenci okumaktadır. Bu rakam Sivas’ta 5.000, Diyarbakır’da 3.870’dir.
6) Bir üniversite şehri için şart olan zengin bir genel kitaplık meselesi Malatya’da en güzel şekilde hal yoluna konulmak üzeredir. Malatya’da halen 10.000’e yakın kitabı içinde alan bir genel kitaplık vardır. Ancak ilde bu genel kitaplığı genişletmek için yapılan çalışmalar çok zengin ve yoğun şekilde devam etmektedir. Bu arada bu amacın gerçekleşmesi için “Malatya’da bir Genel Kitaplık Kurma ve Yaşatma Derneği“ önemli çalışmalar yapmaktadır.
7) Malatya’da birçok sınaî tesisleri vardır. Malatya öteden beri Sümerbank’a ait olan Mensucat Fabrikası, Tekel Tütün Fabrikası, Şeker Fabrikası gibi birçok sınaî tesise sahiptir. Bunların yanında özel sektöre ait birtakım başka sınaî tesisler de vardır. Bu arada Malatya’da yedi tane matbaa bulunmakta, küçük çapta da olsa altı tane gündelik gazete yayınlanmaktadır. Bu tesisler Malatya’nın sosyal ve kültürel hayatında bir üniversite şehri için şart olan canlılığı yaratabilmektedirler.
8) Malatya’da birçok zirai tesisler vardır. Malatya Doğu Anadolu illeri içinde su, toprak, iklim gibi tarımsal çalışmalar için gerekli şartlar bakımından en üstün bir durumdadır. Bağ ve bahçe kültürleri açısından gelişmeğe en elverişli ortam Malatya’da vardır.
Malatya’daki Sultansuyu Harasında hayvancılığın atçılık, sığırcılık, tavukçuluk, koyunculuk, arıcılık gibi belli başlı bütün şubeleri, genel tarla tarımı, bağ ve bahçe kültürleri üzerinde önemli çalışmaları yapıldığı birçok tesisler kurulmuştur. Bu hara bu gibi işlere son derece elverişli bulunmaktadır. Hara arazisinin genişliği 100.000 dekarın üstündedir.
Ayrıca Malatya’da Tarım Bakanlığı Fidancılık İşletmesi Müdürlüğü'ne bağlı 300’er dekarlık iki işletme vardır. Bunlardan eski pamuk çiftliğinde kurulmuş olanında saniyede 16 litre su veren iki artezyen kuyusu olduğu gibi bütün arazi Derme ve Şahnahan kanalları ile de sulanabilmektedir. Bu işletme Sivas-Malatya asfaltı üzerinde olup şehre uzaklığı 13 kilometredir. Bunun yanı başında seferi gereç hava alanı adıyla kamulaştırılmış olmakla beraber 20 yıldan beri bomboş duran 4000 dekar genişliğinde ve her türlü tarım için elverişli bir arazi de bulunmaktadır. Malatya’daki bu tarım tesisleri kurulacak bir tarım fakültesinin, Sultansuyu Harası ise veteriner fakültesinin birçok ihtiyaçlarını karşılayacak mahiyettedir.
9) Malatya’da bir Tıp Fakültesi'nin ihtiyacına cevap verecek ölçüde tıbbi tesisler de vardır. Malatya’da hâlen mevcut Devlet Hastanesi 100 yataklı olmakla beraber buna iki yüz yatak daha eklenmesini temin edecek olan ek bina inşaatı bitmek üzeredir. Ayrıca Malatya’da 60 yataklı bir göğüs hastalıkları pavyonu, 30’u kadın, 15’i çocuk hastalıkları için olmak üzere 45 yataklı bir doğumevi, 20 yataklı bir göz hastalıkları hastanesi, 50 yataklı bir askeri hastane, 20 yataklı bir İşçi Sigorta Hastanesi de vardır.
10) Bilim ve kültürse meraklı Malatya halkı, Malatya’ya bir üniversite kurulmasını şiddetle arzulamakta ve bunun bir an önce gerçekleşmesini özlemle beklemektedir. Malatya’ya bir üniversite kurulması isteği Malatya halkı arasında çok yaygın bir haldedir. Halk bu konudaki her çalışmayı içten gelen bir sevinç, heyecanlı bir ilgi ile izlemektedir.
11) Malatya’da kurulacak üniversite için Malatya haklı kendi imkânları ölçüsünde maddi yardım temin etmeğe karalıdır. Bu cümleden olarak üniversitenin kurulması için gerekli arsa bedava temin edilecektir keza bir kısım kuruluş masrafının karşılanmasına da çalışacaktır. Bu hususları organize etmeği gayet faal elamanlar tarafından kurulmuş olan “Malatya’yı Kalkındırma Derneği” üzerine almış bulunmaktadır. Bu derneğin bu konuda mümkün olanı ve gerekeni yapacağı muhakkaktır. Derneğe bu konuda bağışlar başlamıştır. Bu arada 144.420 metrekarelik bir arsa dernek mamelekine intikal etmiştir.
Doğu Anadolu’yu yüzyıllardır baş başa olduğu kötü ve karanlık kaderden, kültürün, bilimin, tekniğin aydınlığına götürmek en büyük yurt görevidir. Yönetim sorumluluğunu üzerine almış olanlar bütün ağırlığı ile bunu duymalıdırlar. İşte Malatya’da kurulacak bir üniversite batı uygarlığını Doğu Anadolu’ya taşıyan en önemli kuruluş olacaktır.
Türk yurdu batısı ve doğusu ile güneyi ve kuzeyi ile kenetlenmiş bir bütün olarak kalkınmalıdır. Her bölgenin problemleri bilim ışığıyla görülmeli ve saptanmalıdır. İşte Malatya’da kurulacak bir üniversite doğu ve güney doğu Anadolu’muzun sosyal, kültürel ve ekonomik, problemlerini çö- zebilmemiz için başlıca yardımcımız olacaktır.
“Hayatta en gerçek yol gösterici bilimdir.” diyen büyük Atatürk’ün bu sesine kulak verdiğimiz ölçüde, doğudaki diğer yol göstericilerin hep yakındığımız salta atmalarına son vermiş olacağız. Bir takım zararlı ve yıkıcı fikirleri tesirsiz hale getirmek; insan hak ve hürriyetlerin, insanlık onurunu ve değerini hiçe sayan feodalizmi bütün dayanak ve kalıntıları ile ortadan kaldırabilmek için bilim ışığını, doğuda bütün aydınlığı ve parlaklığı ile yakmalıyız. Bilim ışığını doğuda en güvenilir ve en faydalı olarak Malatya’da kurulacak bir üniversite ile parlatabiliriz.
Üniversite meselemizi özet olarak belirtmeğe çalıştığımız yazımıza burada son verirken yetkililerin üniversite konusunda en isabetli kararı vereceklerine inancımız olduğunu da söylemek isteriz.”


Malatya’da bir yükseköğretim kurumu kurulması çabaları sürerken 1961 yılı ortalarında Almanya ve Türkiye arasında yapılan bir protokol uyarınca, her türlü desteğin Almanya tarafından verileceği bir yüksek teknik okulun Malatya, Elazığ ve Erzincan illerinden birinde kurulması planlanır. Bu üç şehir de yüksek okula talip olunca bilimsel bir kurul oluşturulur ve yapılan incelemenin sonunda söz konusu yüksek okulun Malatya’ya kurulması uygun bulunur.


Hatta yer tespiti bile yapılarak yüksek okulun Malatya Şeker Fabrikası karşısındaki araziye kurulması için hazırlıklara başlanır. Yüksek teknik okulun hangi şehre kurulacağı ile ilgili tartışmalar bitmiş, Malatya bir yüksek okula kavuşmanın sevincini yaşarken Milli Eğitim Bakanı Ahmet Tahtakılıç son aşamada kararını okulun Elazığ’a kurulması yönünde verir. Yüksek teknik okulun Malatya’da kurulmasından vazgeçilmesi üzerine, 27 Mayıs askeri müdahalesi şartlarında bile şehirde gösteriler yapılır.


Malatyalıların olağanüstü direnişi karşısında kayıtsız kalamayan dönemin Devlet Başkanı Cemal Gürsel’in şartlar müsait olduğu sürece yüksek okulun mutlaka Malatya’da olacağını açıklaması şehirde bayram havası estirirse de Milli Eğitim Bakanı Ahmet Tahtakılıç kararını değiştirmeyince ibre tekrar Elazığ yönüne döner ve nihai karar yüksek teknik okulun Elazığ’da kurulması yönünde verilir. Malatya bu karara karşı çok direnmesine ve her türlü girişimi yapmasına rağmen Milli Eğitim Bakanının ısrarlı tutumu ile karar değişmez ve yüksek teknik okul Elazığ’a açılır.

8 TEMMUZ 1961 MALATYA'NIN SESİ GAZETESİ
8 TEMMUZ 1961 MALATYA'NIN SESİ GAZETESİ


1966 yılı Mart ayında dönemin Malatya Valisi tarafından gelecekte Malatya’da kurulacak olan bir üniversitenin ilk nüvesi olmak üzere Ziraat Fakültesi ile Yüksek Ekonomi ve Ticaret Okulu kurulması yönünde hazırlanan rapor Milli Eğitim Bakanlığına sunulur ancak bir sonuç alınamaz.


1970 yılında ise Akçadağ ilçesinde bulunan Sultansuyu Harası içerisinde bir Veteriner Fakültesi kurulması çabaları sonuçsuz kalır. 1971 yılında Veteriner Yüksek Okulu olarak planlanan ve inşaatına başlanan okul lise düzeyinde eğitim verir. 1976 yılında Yeşilyurt’ta 15 bin metrekarelik yeri de temin edilen Yüksek İslam Enstitüsü (İlahiyat Fakültesi) de açılamayınca Malatya’da bir yüksek okul açılması olumsuzluklar ile dolu bir süreç haline gelir.